Bizim köyün yamacından
Bizim köyün yamacından,
Acep karlar kalktı m'ola?
Kevenlerin diplerinden,
Göbelekler çıktı m'ola?
Beserek'de duman var mı?
Gül Dede'nin başı kar mı?
Yavrularım ah-ü zar mı?
Gözyaşını döktü m'ola?
Höyük'ten iner sürüler,
Koyun kuzu ne hoş meler,
Yalan oldu geçen günler,
Yâr yoluma baktı m'ola?
Devrani der kambur felek,
Sana kabul olmaz dilek,
Omuzunda kazma kürek,
Bizim evi yıktı m'ola?
Bir Yanda
Şimdi bizim eller yaylaya göçtü
Koyunlar bir yanda yozlar bir yanda
Sulağın başına kuruldu demler
Kemanlar bir yanda sazlar bir yanda
Güzeller halayın başından tutar
Herkes sevdiğine cilve naz satar
Tenhalarda gözün kırpar kaş atar
Gelinler bir yanda kızlar bir yanda
Ninni sesi gelir oymaklarından
Dersin ballar akar dudaklarından
Kırmızı gül açar yanaklarından
Eda1ar bir yanda poz1ar bir yanda
Obaları Besereğ’e yaslanır
Gökkuyu’dan çobanları seslenir
Her tarafı "çiçeklerle süslenir
Baharlar bir yanda yazlar bir yanda
Ağustosta serin olur havası.
Sarp kayalar kartalların yuvası
Devranî yeşerir dağı ovası
Dereler bir yanda düzler bir yanda
Emlek Ozanları
Âşıklar diyarı Emlek köyleri
Agâhî Kemterî Veli’si vardır
“Mühür Gözlü”süyle ün yapan ozan
İzzet’i Özkan’ı Ali’si vardır
Veysel’in sesinden tabiat coşar
Sular dalgalanır bendinden taşar
Kara toprak ile ebedî yaşar
Âşıklar Serdar’ı ulusu vardır
Sabri sazı ile yurtları gezmiş
Bilim deryasında çırpınmış yüzmüş
Hüseyin’le Kamber gör neler yazmış
Aşkın badesinden dolusu vardır
Halkın dertlerini dile getiren
Gözünün yaşını sele getiren
Mecnun gibi Leyla’sını yitiren
Âşık Devran gibi delisi vardır